Neden Almanca? Almanca öğrenmek için bir çok sebep saymak mümkün. Öncelikle belirtmek gerekirse; Almanca bütün dünyada 100 milyon kişinin ana dilidir. Almanya, Avusturya, İsviçre, Lüksemburg, Liechtenstein, Belçikanın bazı yerleşim yerleri, Kuzey İtalya ve Doğu Fransa’da 100 milyondan fazla insan Almanca dilini konuşmaktadır.

Avrupa Birliği’nde en çok konuşulan dil Almanca’dır. Bilimsel çalışmalarda Alman bilim adamlarının bilim dünyasına kattıkları çalışmalar yadsınacak gibi değidir. Bu nedenle Almanca, dünyada en yaygın kullanılan ikinci bilimsel dildir. Dünyaca ünlü yazarların, filozofların ve sanatçıların ortak dili de Almancadır. Bunlara örnek olarak; Mozart’ı, Bach’ı sayabilriz. Dünyadaki kitapların % 18'i Almanca olarak yayınlanmaktadır ve bunların nispeten azı İngilizce çevirilerde yer almaktadır. Batı dünyasının en önemli felsefe, edebiyat, müzik, sanat tarihi, teoloji, psikoloji, kimya, fizik, mühendislik ve tıp eserleri Almanca olarak yazılmakta ve Almanca olarak üretilmeye devam edilmektedir. 

Almanca önemli bir dildir. Bu ülkedeki büyük ödüllü bilim insanlarıyla, Alman toplumunun akademik toplumda çok önemli olması sürpriz değil. Aslında, en çok kullanılan bilimsel dil olarak ikinci sıradadır. Bunun nedenlerinden biri, Alman kitap pazarının, Çin ve İngiliz yayıncılık sektörlerinin hemen ardından dünyanın üçüncü büyük pazarı olması. Bu kitapların başka dillere çevrilmesinin yüzdesi oldukça sınırlı olduğundan, sadece Almanca bilgisi onlara erişim sağlayacaktır.

Almanca bilmek, birinci sınıf bir yüksek öğrenime açılan kapıdır. Alman toplumunun bilim dünyasında bu kadar iyi olmasının nedenlerinden biri, Almanya'daki üniversitelerin mükemmel bir uluslararası üne sahip olmasıdır. 2011 yılında ülke, yurt dışından dörtte bir milyondan fazla yabancı Alman okullarına kayıtlı olan öğrenciler için dördüncü en popüler yerdir. Alman yüksek öğrenim sistemi ücretsiz öğrenim seçenekleriyle bir çok üniversiteye sahiptir.

Almanya ekonomik bir güçtür. Almanca sadece akademisyenler için ilginç bir seçenek değil, aynı zamanda iş dünyasında çalışanlar içinde bir seçenektir.  Almanya, Avrupa Birliği içinde ve dünyanın dördüncü büyük en büyük ekonomisidir. Çok sayıda uluslararası şirkete ve yeni teknolojilerin ön saflarına ev sahipliği yapmaktadır.

Almanya çok sayıda ekonomik küresel oyuncuya ev sahipliği yapıyor. Siemens, Volkswagen, Adidas ve Lufthansa dünyaca tanınmış marka ve kurumlardır. Ülke ayrıca, dünyanın en büyük bilgi teknolojileri fuarı CeBIT ve tüketici elektroniği için IFA ticaret fuarı da dahil olmak üzere en büyük uluslararası ticaret fuarlarına ev sahipliği yapıyor.

Bu arada, Almanya'nın başkenti Berlin, yenilikçi girişimler için bir merkez haline geliyor. Bazıları bunu “Avrupa'nın Silikon Vadisi” olarak nitelendirecek kadar ileri gitti. Aynı zamanda Almanca bilmek, 15 milyondan fazla web sitesine erişmenizi sağlar.

Almanya iş dünyasında Türkiye’nin en büyük ticaret partneridir. Ülkemizde bir çok Alman menşeili şirket olmakla birlikte, 1960’lı yıllardan bu yana Almanya’da yaklaşık 3 buçuk milyon vatandaşımız yaşamaktadır. Alman ekonomisi dünyanın 4. Büyük ekonomisidir.

Almanya eğitim imkanları açisindan da yabancı öğrencilere kapılar açmaktadır. Özellikle mühendislik ve sağlık alanlarında önemli Eğitim hizmetleri sunmakta, her yıl binlerce Öğrenciye eğitim kapılarını açmaktadır. Almanya’da genç nüfus oranının düşük olması nedeniyle özellikle sağlık sektöründe artan eleman ihtiyacı da her geçen gün artmaktadır. Almanya bu ihtiyacını dış ülkelerden dil bilen eğitimli kimselerden karşılamaktadır.

İkinci bir dili başarılı bir şekilde öğrenmek için, ne kadar kararlı olduğunuzu ve öğrenirken, hedeflerinizin ne kadar net olduğuna bağlıdır. Almanca, Batı Germanic dilleri grubunun bir parçası olduğu için, İngilizce ile çok benzerlikler paylaşmaktadır, bu da, benzer İngilizce kelime bilgisiyle ilişkilendirdiğinizde Almanca kelimeleri ezberlemenin daha kolay olacağı anlamına gelir. Doğru dil öğrenme araçlarını kullanmanın tüm süreci kolaylaştırdığını da unutmayın.